27 Aralık 2010 Pazartesi


sen küçüğüm
 ne derler ona-bu kızakta
boyuna türküler yakıyorsun ya
sanki her türküden sonra
hohlasan gök buğulanacak

cemal süreya
kars

26 Aralık 2010 Pazar

ediptir denk gelir ya bazen


özlenirsin, alabildiğine varsın da 
daha da var oluyorsun gün günden 
olgun bir meyva gibi güleceksin zamanla 
bir kadın da değilsin, bir kişi de değilsin 
bir kuş olsa mavilik derdi buna.




bazen akıllı bir adam oluyor şu edip
"keşke yalnız bunun için" sevseydim onu...

21 Aralık 2010 Salı

elma

eğer bir kızım olursa
ismini mutlaka elma koyacağım
kızımın annesi sen olursan, aynen senn gibi uzun boylu
ve kışın evde kağıtlara sararak sakladığımız sarı elmalar gibi
soluk renkli olacak


pablo neruda
albertina rosa ya aşk mektupları

11 Aralık 2010 Cumartesi

Kelimenin tam anlamıyla tıkanma yaşıyorum sınavlar işler ödevler gösteriler ... götüm tutuştu sözün özü,
dalgın ve yorgunum.. Şımarık ve sorunlu kız çocuğu psikolojimi bir kenara bırakırsak.. Şu film festivali ile ilgili bir kaç anektod olacaktı buralarda bir yerlerde... hımm..
hah!

Festival büyülü fenerdeki gösterimlerin biletlerinin günler öncesinden tükenmesi ve siyah beyaz ı izleyememem dışında çookk güzeldi, özellikle 12 eylül filmi sonrası yapılan  panelde hoşuma giden bir şeyler söyledi Ertuğrul Arı sanırım şöyleydi:
 "...  nihayet iyi film gerçeklikten yakalanan tek bir anı hepimiz için evrensel kılandır.
sinema bir imge kurmaktır. Sizden bu imgeden bir hakikat çıkarıp o hakikat üzerine kurmanız beklenir işlerinizi...."
Benim de algıma yakın olduğu için diğer bütün cümlelerden sıyrılıp misafir oldu hafızama sanırım bunlar..
Arkadaşlarla katılmak zaten hep güzeldir
Yenilerini de oralarda tanımak güzeldi
Tanımasanız bile her gün, aşina olduğunuz yüzleri görmek ve bir öncekinde gördüğünüz gibi bir daha ki festivalde de göreceğinizi bilmek de..
Aziz Tony'nin Günahında ödüm patlasa da koltuğa kapanıp gözlerimi ve kulaklarımı kapama savaşı vermek güzeldi...
" piyvv miyuvvv hihu hiu" seslerinden başka bir şey içermeyen kısa filmler izlemek güzeldi, Boj'un kızgın babasının artık iyileştiğinin bilmek de..
Akşam gösterimlerinden çıkıp Orta Dünya-da sıcacık ve devasa bir kase çorba içmek inanılmaz güzeldi..
gösteriden koştur koştur çıkıp postijler ve takma kirpikler eşliğinde zaten bildiğin yolu on defa millete sorarak bulmak ve sonunda kahve ikramı ile sinemanın keyfini çıkarmak hakeza...

e zaten
festivaler güzeldir
bida olsun bida gidelim 
;)